Cumhuriyet Tarihinde Özel Güvenlik Hizmetleri

türkiyede özel güvenlik hizmetleri ve gelişimi

Özel güvenlik şirketleri ve özel güvenlik hizmetleri kavramının modern anlamda ülkemize girişi 1966 yılına tekabül etmektedir. Özellikle 1950 yıllarında başlayan köyden kente göç sebebi ile şehirlerde artış gösteren suç faaliyetleri, güvenliği sağlamak konusunda devleti ek önlemler almaya mecbur bırakmıştır. 1970'li yıllara gelinmesi ve terör olaylarının da ülke genelinde vuku bulması ile gündemin en önemli konusu ulusal güvenlik olmaya başlamış ve bu konuyla alakalı çözüm arayışına gidilmiştir.
1950-1969 dönemleri arasında ülkemizde inşa edilen hidroelektrik santralleri ve beraberinde yaşanan sosyal ve siyasal gelişmeler, stratejik önem arz eden alanlarda güvenliğin sağlanması konusunu Milli Güvenlik Kurulu’nun gündemine taşımıştır. Buna istinaden Milli Güvenlik Kurulu 1966 yılında, barajların güvenliğinin sağlanması hususunda yasa tasarısı hazırlanması için tavsiye kararı almıştır. Ardından yaşanan Bakanlar Kurulu toplantısında Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı konuyla ilgili görevlendirilmiş ve Bakanlık “Müesseselerde Özel Muhafaza Teşkilatı Kanunu Tasarısını” hazırlayarak Bakanlar Kuruluna sunmuştur. Özel güvenlik hizmetleri kapsamında hazırlanan bu ilk tasarıya karşın Bakanlar Kurulu, hukuki alt yapısı 1953 yılına dayanan Sabotajlara Karşı Koruma ve Sabotajları Önleme Hakkında Talimatın oluşturmuş olduğu Barajları Koruma Yönetmeliğini yürürlüğe sokmuştur. Ancak yönetmeliğin hem güvenlik personeli hem de bu kadrolarda çalışacak olan kişilere tanınacak yetkiler açısından kanuni bir dayanağa dayanmaması sebebi ile bu bahse konu kadrolar kullanılmamış ve güvenlik hizmetleri için memur tahsis edilerek koruma hizmeti sağlanmaya çalışılmıştır.

1974 yılına gelindiğinde İçişleri Bakanlığınca “Müesseselerde Özel Koruma Teşkilatı Kurulması Hakkında Kanun Tasarısı” hazırlanmış ve bu tasarı Bakanlar Kurulu tarafından Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına yani TBMM'ye sunulmuştur. Ancak yine olumlu sonuçlanmayan tasarı, Anayasaya aykırılığı sebebiyle Adalet Komisyonu tarafından reddedilmiştir. Yine de tasarının kanunlaşmamış olması özel güvenlik hizmetleri konusu hakkındaki tartışmalara son vermemiştir. Dönem içerisinde ülkede yaşanan toplumsal olaylar ve terör faaliyetleri, siyasi partilerin Türkiye Büyük Millet Meclisinde özel güvenlik konusunu zaman zaman dile getirmelerine sebebiyet vermiştir.

Özel güvenlik konusunda kanunlaşamayan bir diğer girişim “Banka ve Dİğer Kurum ve Kuruluşların Korunması ve Güvenliklerinin Sağlanması Hakkında Kanun Tasarısıdır”. 1980 yılına değin süregelen terör faaliyetleri ve toplumsal olaylar nedeni ile kabul edilmesi beklenen bu tasarı da kanunlaşmadan gündemden kalkmıştır.

12 Eylül 1980 tarihinde gelinmesi ile meydana gelen darbenin hemen ardından, 27 Eylül 1980 tarihinde 44. Cumhuriyet Hükümeti Programında: Bankalar başta olmak üzere resmi ve özel işletmelerde meydana gelen ve devletin itibarına gölge düşüren her türlü soygun, sabotaj ve benzeri suçları önlemek niyetiyle, bahse konu yerlerde özel güvenlik teşkilatı kurulacağını belirterek, özel güvenlikle ilgili düzenlemelere dair ilk işaret verilmiştir.

2495 Sayılı Bazı Kurum ve Kuruluşların Korunması ve Güvenliğinin Sağlanması Hakkındaki Kanun, 22.07.1981 tarihinde kabul edilerek 24.07.1981 tarihli ve 17410 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe girmiştir. İlgili Kanuna ilişkin yönetmelik ise yine 27.10.1981 tarihli ve 17497 sayılı Resmi Gazetede yayımlanmıştır. Konu ile ilgili sitemizde yer alan Özel Güvenlik Şirketleri İçin Eski Özel Güvenlik Yasası adlı makalemize buradan ulaşabilirsiniz.

Özel güvenlik hizmetleri ve özel güvenlik şirketleri hakkında düzenlemeleri içeren 2495 Sayılı Bazı Kurum ve Kuruluşların Korunması ve Güvenliğinin Sağlanması Hakkındaki Kanun amacı şu şekilde ifade edilmiştir: “Milli ekonomiye veya Devletin savaş gücüne önemli ölçüde katkısı bulunan, kısmen veya tamamen yıkılmaları,hasara uğratılmaları veya geçici bir zaman için dahi olsa çalışmadan alıkonulmaları,ülke güvenliği,ülke ekonomisi veya toplum hayatı bakımından olumsuz neticeler yaratacak,kamuya veya özel kişilere ait kurum ve kuruluşların sabotaj,yangın,hırsızlık,soygun,yağma,yıkma burada bulunanların zorla işten alıkoyma, sağlıklarını ve vücut bütünlüklerini tehdit ve tehlikelere karşı korunması ve güvenliklerinin sağlanması, yurt dışına giriş çıkış yapılan yerlerde giriş ve çıkışa yarayan belgelerin kontrolu ile giriş çıkış iş lemlerinin yapılması, aranan ve giriş çıkışı yasaklananların resmi güvenlik görevlilerine tesliminin sağlanmasıdır.”

İlgili maddeden anlaşılacağı üzere, kanun aslında devlet kurumlarına ve kamusal niteliğe sahip olan yerlere karşı bir koruma planı içermektedir. Yani bu kanunda özel güvenlik kavramının ticari bir faaliyet olarak sunulabileceğine dair düşünce bulunmamaktadır. İlgili yasa 1992 ve 1995 yıllarında değişikliklere maruz kalarak 2004 yılına kadar yürürlükte kalmış ve özel sektör beklentisine ve ihtiyaçlarına cevap verememe sebebi ile yürürlükten kaldırılmıştır. 2495 Sayılı Bazı Kurum ve Kuruluşların Korunması ve Güvenliğinin Sağlanması Hakkındaki Kanun hakkında daha detaylı bilgilendirme için “Özel Güvenlik Şirketleri İçin Eski Özel Güvenlik Yasası (2495 Sayılı Kanun) isimli makalemize buradan ulaşabilirsiniz.

2004 yılında ilgili özel güvenlik yasasının, kanunda sayılı yerler dışındaki işletmeler için geçersiz olması, bireylerin özel korunma taleplerine yanıt veremiyor olması gibi yetersizlikler sebebi ile kaldırılmasından ötürü yeni bir düzenlemeye gidilmiş ve özel teşebbüsleri ve kişi korumasını da kapsayacak olan bir yasal düzenlemeye ait çalışmalara başlanmasına dair hukuki düzenlemenin önü açılmıştır. Böylece özel eğitimli özel güvenlikler tarafından hizmet sunulan ve İçişleri Bakanlığı denetimine tabi olan yasal düzenleme Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından ele alınmış ve 10.06.2004 tarihinde kabul edilen “Özel Güvenlik Hizmetlerine Dair Kanun” 26.06.2004 tarihli ve 25504 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe girmiştir. İlgili kanuna ilişkin yönetmelik ise 07.10.2004 tarihli ve 25606 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak kamuoyuna duyrulmuştur. 5188 Sayılı Özel Güvenlik Hizmetlerine Dair Kanun hakkında daha detaylı bilgilendirme için buraya tıklayabilir ve ilgili makalemize göz atabilirsiniz.

5188 Sayılı Kanunun beraberinde getirdiği bazı yenilikler şu şekilde sıralanabilmektedir: özel güvenlik ve kamu güvenliği arasında ayrım yapılmamaktadır, ilgili kanun özel kişilerin koruma taleplerine çözüm olmaktadır, devlet güvenliğin sağlanacağı ilgili alanlarda personel sayısı ve silahların üst sınırını belirlemektedir, devlet özel güvenlik kuruluşlarından hizmet satın alabilecektir, özel güvenlik ihtiyacı konusundaki arz serbest piyasa ve rekabet koşullarına göre şekillenecektir, özel güvenlik şirketleri devlet birimleri tarafından itina ile denetlenecektir, özel güvenlik şirketleri mali mesuliyet sigortası yapmaya mecburidir, özel güvenlik personelleri için karşılanması gereken birçok kriter belirlenmektedir, yasa dışı faaliyet gösteren kurumlar için adli ve idari cezalar belirlenmektedir.

5188 Sayılı Yeni Yasa, mevcut ekonomik yaşantının gereklerine uygun, dünyada uygulanmakta olan güvenlik yasaları gözetilerek hazırlanmış ve üstünde uzun süre çalışarak hazırlanmıştır. Yalnızca hizmet verilen alanlar çeşitlendirilmemiş, hem şirket yöneticisi hem de personeller için gerekli şartlar ortaya koyularak eğitimli bir kadro yapısı oluşturulmuştur. Aynı zamanda silah, teçhizat, üniforma gibi kavramların da ele alındığı yasada idari ve adli cezaların uygulanmasına sebebiyet veren haller de açıkça düzenlenmiştir. Aynı zamanda değişen şartlar ve gerekli haller göz önünde bulunurularak ilgili kanuna 2005,2009,2011, 2013, 2014, 2015, 2016, 2017 ve 2018 yıllarında toplamda 93 adet değişiklik yapılmıştır.