Polisin Kimlik Sorma Yetkisinin Kapsamı

polisin kimlik sorma yetkisi ve özel güvenlik hizmetleri sektörüne desteği

Daha önce “Özel Güvenlik Hizmetleri Kapsamında Çalışan Görevlilerin Durdurma ve Kimlik Sorma Yetkisi” başlıklı makalemizde özel güvenlik personellerinin kimlik sorma yetkisi ile ilgili detaylı açıklamalar yapmıştık. Makalemizde belirttiğimiz şekilde özel güvenlik firmalarına bağlı çalışanların kimlik sorması istisnai hallerde mümkündür. Merak edilen bir diğer konu ise, yasal olarak daha geniş yetkilerle donatılmış polislerin kimlik sorma yetkisinin kapsamıdır. Polisin kimlik sorma yetkisi sınırsız mıdır? Polise kimlik ibraz edilmemesi durumunda ne olur? Yazımızda polisin kimlik sorma yetkisinin yasal dayanağına, polisin hangi hallerde kimlik sorabileceğine, kimliği yanında bulunmayan kişilerin karşılaşabileceği yasal durumlara ilişkin bilgilendirme yapacağız.

Polisin Kimlik Sorma Yetkisinin Yasal Dayanağı

Genel kolluk birimleri arasında yer alan polislerin önleyici ve adli görev alanlarında birçok sorumluluğu bulunmaktadır. Polislerin bu görevlerine yerine getirmesine ilişkin esaslar ve görevlerini nasıl ifa edeceklerine dair detaylar 2559 sayılı Polis Vazife ve Salahiyet Kanunu’nda tüm ayrıntılarıyla hüküm altına alınmıştır. Bu kapsamda polisin “durdurma ve kimlik sorma yetkisi” Polis Vazife ve Salahiyet Kanunu’nun 4/A maddesinde düzenlenmiş ve kamuoyuna duyrulmuştur. Polis yasada belirtilen şartların gerçekleşmesi halinde kişileri durdurarak kimlik sorma yetkisine sahiptir.

Polisin bir kişiyi durdurarak kimlik sorması doğal olarak belli hakların kısıtlanması anlamına gelmektedir. Anayasa’nın 19. maddesi gereğince herkes kişi özgürlüğü ve güvenliği hakkına sahiptir. Yine Anayasa’nın 20. maddesinde özel yaşamın gizliliği ve kişisel verilerin korunması güvence altına alınmıştır. Kimlik sorma yetkisine dair düzenleme bu hak ve özgürlükleri kısıtlayıcı bir rol oynasa da, kamu düzenini koruma ve kamu güvenliğini sağlama amacını taşımaktadır. Temel hak ve özgürlüklerin demokratik toplum düzenine uygun ve ölçülü bir şekilde, ancak yasayla sınırlandırılabilmesi mümkündür. Bu kapsamda bu düzenlemenin hukuka uygun olduğu kabul edilmektedir.

Polis Hangi Durumlarda Kimlik Sorabilir?

2559 sayılı Polis Vazife ve Salahiyet Kanunu’nun 4/A maddesine göre polis kişileri ve araçları ancak şu amaçlarla durdurabilir:

  • Bir suç veya kabahatin işlenmesini önlemek,
  • Suç işlendikten sonra kaçan faillerin yakalanmasını sağlamak, işlenen suç veya kabahatlerin faillerinin kimliklerini tespit etmek,
  • Hakkında yakalama emri ya da zorla getirme kararı verilmiş olan suçlu kişileri tespit etmek,
  • Kişilerin hayatı, vücut bütünlüğü veya malvarlığı bakımından ya da topluma yönelik mevcut veya muhtemel bir risk oluşturan tehlikeyi önlemek.

Maddenin devamında ise “Durdurma yetkisinin kullanılabilmesi için polisin tecrübesine ve içinde bulunulan durumdan edindiği izlenime dayanan makul bir sebebin bulunması gerekir. Süreklilik arz edecek, fiilî durum ve keyfilik oluşturacak şekilde durdurma işlemi yapılamaz.” hükmü yer almaktadır

İncelediğimiz 2559 Sayılı Kanun metninden polisin durdurma yetkisinin sınırsız olmadığı ve belirli şartların oluşması durumunda kullanılabilir olduğu anlaşılmaktadır. Polis 4/A maddesinde belirtilen dört amaçtan en az birisi bulunmadıkça bir kişiye durdurma ve kimlik sorma işlemi yapamaz. Bu sebeplerin gerçekleşip gerçekleşmediğinin tespitinde ise, somut olayda polisin tecrübesi ve içinde bulunduğu durumdan edindiği izlenimle makul, kabul edilebilir bir sebebin bulunması aranmaktadır.

Burada özellikle belirtmemiz gerekir ki, polisin durdurduğu kişiye görevle bağlantılı olarak kimlik sorması gerekir. Polislerin görevi dışında veya PVSK m.4/A’nın birinci fıkrasında sayılan sebepler haricinde, her ne amaçla olursa olsun bir kişiyi veya aracı durdurabilmesi mümkün değildir.

Hareket halindeki bir kişinin veya aracın Kanun’un 4/A maddesinin ilk fıkrasında yer alan sebepler dışında durdurulabilmesi için, en azından Ceza Muhakemesi Kanunu’nda düzenlenen yakalama tedbiri için aranan şartların varlığı aranır. Bunun için de kişiye suçu işlerken rastlanması ya da suçüstü bir fiilden dolayı izlenen kişinin kaçması olasılığının bulunması veya hemen kimliğini belirleme olanağının bulunmaması gerekir. Bu durumda yakalama işlemi herkes tarafından yapılabilir. Bu koşullar gerçekleşmeksizin polisin yaptığı durdurma ve kimlik sorma işlemi yasaya aykırı olacaktır.

Polisin Durdurduğu Kişiye Açıklama Yapması Gerekir mi?

Polis kanunda belirtilen sebeplerden birinin gerçekleşmesi halinde durdurduğu kişiye durdurma sebebini bildirmesi zorunludur. Kanunen detaylı açıklama yapma gerekliliği bulunmasa da, polisin kanunda sayılan soyut sebepler dışında birkaç açıklayıcı cümleyle durdurma sebebini bildirmesi yerinde olacaktır. Durdurmaya dayanak bir belge (mahkeme kararı vb.) varsa, bunun da durdurulan kişiye gösterilmesi gerekir.

Yine polisin de Polis Vazife ve Salahiyet Kanunu 4/A maddesinde sayılan görevini yerine getirirken kendisinin polis olduğunu belirleyen belgeyi göstermesi gerekmektedir. Polisin üniformalı, polis olduğunu gösteren yelek yahut resmi kıyafet giymiş olması bu yükümlülüğü ortadan kaldırmamaktadır. Durdurulan kişi talep etmese bile kanun gereği polisin durdurulan kişiye polis olduğunu gösteren belgeyi göstermesi gerekmektedir. Polise tanınan bu yetkinin sınırsız ve denetimsiz olmadığı, kanunda belirtilen şekil ve şartlara tabi olduğu unutulmamalıdır.

Polis bu gereklilikleri yerine getirdikten sonra durdurduğu kişiye durdurma sebebine ilişkin soru olabilir. Kimliğini ibraz etmesini isteyebilir. Fakat her koşulda durdurma işleminin durdurma sebebinin dayanağı olan işlemlerin tamamlanması için gerekli sürenin dışına çıkmaması gerekmektedir. Kanun’un 4/A maddesinin ikinci fıkrasının ikinci cümlesinde durdurma işleminin “süreklilik arz edecek, fiili durum ve keyfilik oluşturacak şekilde” yapılamayacağı özel olarak düzenlenmiştir. Aksi durumda ölçülülük ilkesine aykırılık gündeme gelir ve yapılan işlem usule aykırı hale gelir.

Polisin kanuna uygun sebepler gerçekleşmeden, bu sebepleri durdurulan kişiye bildirmeden yahut polis olduğunu gösteren belgeyi ibraz etmeden, makul süreyi aşacak şekilde durdurma ve kimlik sorma işlemi yapması halinde kişiyi hürriyetinden yoksun bırakma ve görevi kötüye kullanma suçları gündeme gelebilir. Cezai sorumluluk doğmaması adına polisin bu işlemleri yerine getirirken yasalar dahilinde hareket etmesi son derece önemlidir.

Kimliğim Yanımda Yoksa Ne olur?

Suç ve cezaların kanuniliği ilkesi gereğince yasada düzenlenmeyen fiiller suç olarak tanımlandırılamaz ve kişiler bu fiiller nedeniyle cezalandırılamaz. Yanında kimliğini taşımamak ceza yasalarında bir suç olarak tanımlanmamıştır. Bu sebeple kişinin yalnızca kimliğini yanında bulundurmadığı için adli bir işleme tabi tutulması mümkün değildir.

Kimlik sormadaki amaç kişinin kim olduğunun tespit edilmesidir. Bu sebeple polis PVSK 4/A-8 c.2 bendi gereği kimlik sorduğu kişiye kimliğini ispatlayabilmesi konusunda gerekli kolaylıkları göstermek zorundadır. Kişinin kimliğinin bulunduğu yerden getirtilebilmesi için yakınlarını arayabilmesine imkan tanınmalıdır. Bazen bu işlem yerine kişinin sürücü belgesi ibraz etmesi de polisin görevini yerine getirmesi için kullanılan bir yöntemdir.
Ancak kişi bu imkanları kullanmasına rağmen kimliğini ispatlayamıyorsa, bu durumda kimliği belirlenene kadar gözaltına alınması hatta tutuklanabilmesi mümkündür. Fakat her durumda kişinin kimliği belirlendiğinde derhal serbest bırakılmalıdır.

Bunun yanında kimliğini yanında bulundurmama bir suç değilse de, kimliği veya adresiyle ilgili bilgi vermekten kaçınan veya gerçeğe aykırı beyanda bulunan kişi hakkında Kabahatler Kanunu’nun 40. maddesi gereğince idari para cezası verilmesi mümkündür.